1942 yılında Bulgaristan'dan bir el çantasıyla Türkiye'ye göç eden Ali Kırcı, terzilik mesleğini de beraberinde getirecektir. Geride bırakılanların hüznü ya da gelecekte görülen belirsizlik kendisini hiçbir zaman yıldırmayacaktır. Oğulları Mustafa ve Hasan, her zaman babalarının yanında yer alacak ve bu başarı üçüncü nesille birlikte günümüze kadar ulaşacaktır.

İnsana olan sevgisinden dolayı çalışanları tarafından 'Hacı Baba' olarak anılan Ali Kırcı, uzun yıllar terzilik yaparak evini geçindirir. Oğulları Mustafa ve Hasan Kırcı, okuldan kalan boş zamanlarında babalarının terzi dükkânında çırak olarak çalışırlar. Başlıca görevleri babalarının çizdiği kalıpları kesmektir.

Hasan Kırcı, 1955 yılında bir gün, eline geçirdiği bir “gocuk”u söker, parçalara ayırır, kalıbını çıkarır ve ilk kez gocuk diker. Bu yıllarda yağmurluk, kaban, palto gibi modern giysiler yoktur; yağmura, soğuğa karşı oldukça dayanıklı bir giysi olan “gocuk” Anadolu’da çok gözde bir giysidir. Ali Kırcı ve oğulları bir yandan yeni modeller arayışına başlar, diğer yandan yeni kalıplar yapmaya, işlenmiş derilerden değişik modellerde gocuklar dikmeye devam ederler... Özellikle yakasına kürk takılan gocuklar oldukça beğenilir, böylece Hacı Baba ve oğulları tarafından üretilen gocuklar Anadolu piyasasında adından söz ettirmeye başlar.

KIRCILAR A.Ş
1968 yılında Mustafa ve Hasan Kırcı kardeşler babaları Ali Kırcı'nın da desteğiyle “Kırcılar Şirketi”ni kurar. 1950’li yıllarda Bursa’nın Bat Pazarı’nda deri işine giren Ali Kırcı, oğullarının önünü açmak amacıyla 1968 yılında deri işini bırakır ve kendisine bir mobilya dükkânı açar. Bu tarihten sonra KIRCILAR Mustafa ve Hasan Kırcı kardeşlerin omuzlarında yükselecektir. Bunun için el ele verip, dünya vizyonunu yakalamak gerekecektir.

Mustafa ve Hasan Kırcı, 1960 senesinde ilk kez yurt dışına gider ve firmalarını uluslararası arenada da tanıtmaya karar verirler. İlk ihracat 1971’de Almanya'ya gerçekleştirilir. Böylece KIRCILAR markası uluslararası pazarda da kabul görmüştür.1972 senesinde Hamburg polisinin ceketlerini diken KIRCILAR, daha sonra özellikle Almanya, İsveç ve İngiltere'ye ürünlerini pazarlayarak Avrupa'da tanınan bir marka olur.

1983’te Bursa Heykel’de açılan ilk mağazası ile Kırcılar iç piyasada da kalitesinden söz ettirmeye başlayacaktır. Ardından 1994’te İzmir Selçuk’ta Leather Art ismiyle şehir dışındaki ilk mağaza açılır. Böylece Kırcılar mağaza zincirinin ilk halkası atılmıştır. 1990 yılında İstanbul Zeytinburnu’nda mağazası ile KIRCILAR iç piyasada ulusal bir marka haline dönüşmenin ilk adımlarını atmış olur. Bu arada sürekli değişen dünya dinamiklerini yakından takip eden firma, ürünlerinin Rusya pazarında da rağbet görmeye başlamasıyla üretim kapasitesini de on kat arttırmıştır. Aynı şekilde Amerika pazarına yönelik koleksiyonlar tasarlayan KIRCILAR, burada da kaliteli ürünleri ile güçlü bir imaj oluşturmuştur. 2000’li yıllar ise Kırcılar mağazalaşmasında çok daha hızlı bir süreç oluşturacaktır. İstanbul’da Interstore, Kuşadası’nda Leather ve Leatherium, mağazaları devreye girecektir.